Bir zamanlar, lüks ve savurganlığın hakim olduğu bir dünyada, bir isyan başlıyordu. Cesur bir grup kadın, riskli kıyafetleriyle modanın sınırlarını zorluyor ve geleneksel kadınlığın temellerini sarsan trendler yaratıyordu. Kendilerine Glamorous Rebels (Göz alıcı Asi Kadınlar) adını veren bu kadınların tarzı, ruhlarını mükemmel bir şekilde yansıtıyordu: lüks, seksi ve asi.
Glamorous Rebels, en kısa mini elbiseleri, en dar korseleri ve en düşük bel pantolonları giymeye cesaret edenlerdi. Modanın sadece kurallara uymakla ilgili olmadığını, kuralları çiğnemek ve yeni şeyler yaratmakla ilgili olduğunu biliyorlardı.
Kıyafetleri, isyanlarını yansıtıyordu. Kontrast silüetleri ve lüks kumaşları, jarse, file ve metalik süslemelerle birleştirerek kıyafetlerine ikilik hissi katıyorlardı. İsyan ruhları, zenginlik ile keskinliği yan yana getirme biçimlerinde yansıtılıyordu.